İngilizce run fiiliyle cümleler :
run = koşmak
Her grup cümle kendi içinde basamak basamak genişlemektedir.Dikkatli bir çalışmayla akılda daha iyi kalır.
I run to my school every morning. = Her sabah okuluma koşarım.
every morning = her sabah
my school = okulum
My brother is running very fast. = Kardeşim çok hızlı koşuyor.
I’m running slower than my brother. = Kardeşimden daha yavaş koşuyorum.
slower = yavaş
than = den,dan
My sister is running faster than both of us. = Kız kardeşim ikimizden de daha hızlı koşuyor.
both of us = ikimiz de
I missed the bus so I’m running. = Otobüsü kaçırdım, bu yüzden koşuyorum.
miss = kaçırmak
I missed the bus = Otobüsü kaçırdım
so = yani, bu yüzden(Bağlaç olarak kullanıldığındaki anlamı )
I’m running to work because I woke up late today. = Bugün geç kalktığım için işe koşuyorum.
work = iş
woke = uyanmak
late = geç
I got very fat , that’s why I’m running. = Çok şişmanladım, bu yüzden koşuyorum.
that’s why = bu yüzden ( zarf olarak kullanıldı )
I run and this way I am healthy. = Koşuyorum ve bu şekilde sağlıklıyım.
healthy = sağlıklı
I’m running this way I get stronger. = Bu şekilde koşuyorum, güçleniyorum.
I get stronger = güçleniyorum
Running is good and the most important thing is health. = Koşmak iyidir ve en önemli şey sağlıktır.
the most important = en önemli
thing = şey
the most important thing = en önemli şey
I like to run in the evenings. For example, I’m running on the street. =Akşamları koşmayı severim. Mesela sokakta koşuyorum.
For example = mesela
We let you run. In other words, we get you running. = Koşmana izin verdik. Başka bir deyişle, sizi koşturuyoruz.
In other words = başka bir deyişle
My doctor said run to me. In other words, he ordered me to run. = Doktorum bana koş dedi. Başka bir deyişle, bana koşmamı emretti.
There are many reasons to run regularly. Above all, it keeps you healthy. =Düzenli olarak koşmak için birçok neden var. Her şeyden önce sizi sağlıklı tutar.
Bunlar da ilginizi çekebilir: